5 Şubat 2012 Pazar

Smash Cops

Smash Cops





Farklı oynanış şekliyle ilk oynadığımda beni pek etkilemesede biraz vakit geçirdikten sonra bağlandığım ve oldukça hoşuma giden nadir oyunlardan birisi Smash Cops. Arabalar ve eğlence söz konusu olduğunda herkes sokak yarışları ya da kovalamacanın olduğu heyecanlı şeylere daha çok ilgi gösteriyor. Sinema sektörü dışında oyun sektörüne de baktığımızda son zamanlarda bu tarz oyunların çoğalmaya başladığını farkediyoruz. Hutch Games bu gelişmelere uzak kalmayarak son geliştirdiği oyuna biraz kovalamaca, sıcak takip ve çarpışma gibi aksiyonlar ekleyerek şimdiye kadar gördüğüm en benzersiz dokunmatik kontrol yöntemini yaratarak güzel bir oyun geliştirmiş.
Oyunda tipik direksiyon simidi, d-pad, tilt gibi alışılmış seçenekler yerine ekranda gördüğümüz polis arabasının arkasına parmağımızı koyarak aracın hareketini sağlıyoruz. Ekran üzerinde parmağımızı sağa sola çevirerek, daireler çizerek polis arabasını istediğimiz her yöne yönlendirmemiz mümkün. Başta zor gelen bu kontrol yönetimine bir iki bölüm oynadıktan sonra alışıyorsunuz ve ilerledikçe aslında ne kadar kolay ve zevkli olduğunu görüyorsunuz.
Oyunun tek güçlü yanı bu benzersiz kontrol yöntemi değil elbette, sizi havaya sokmak için güzel tasarlanmış Flaş Haber (Breaking News) sunumu ile görevinizi öğreniyorsunuz. Helikopter üzerinden bu kovalamacayı takip ederken sizin aracınız çıkageliyor. Artık suçluların peşine düşebilirsiniz 
Toplamda 22 bölümden oluşan oyunda hemen hemen her bölüm farklı bir konuya sahip. Örnek vermek gerekirse, bir bölümde banka soyguncularının peşine düşerken, bir başka bölümde sokak yarışçılarını yakalamaya çalışıyor veya çalıntı bir arabayı sınırı geçmeden önce durdurmaya çalışıyorsunuz. Tabi suçluların öyle kolay kolay yakalanmaya niyeti yok  Bu yüzden onlara çarparak durdurmak zorundasınız. Polis aracınızı kullanırken ekrana başka bir parmağınızla dokunduğunuzda aracınız birden hızlanıyor, bunu daha etkili çarpışmalar için kullanabilirsiniz. Bu özelliği kullanırken bir gözününüzün ekranın sağ üst köşesinde göreceğiniz RAM’de olmasında fayda var.
Bazen bir suçlunun peşine düştüğünüzde ona eskortluk eden başka araçlar size çarparak sizi engellemeye çalışıyorlar, bu da oyun içi eğlenceyi üst seviyelere taşıyor. Ancak hem hızlı olmanız hem de aracınızın güçlü olması gerektiği bu bölümleri daha kolay geçmek isterseniz Super Cop seçeneği ile daha güçlü bir polis aracına sahip olabilirsiniz. Yalnız şunu belirtmekte fayda var bu özelliği sadece bir kez kullanabiliyorsunuz. Daha fazla kullanmak isterseniz oyun içi mağazadan satın almanız gerekmekte.Oyunda her bölümde başarınıza göre yıldız kazanıyorsunuz ve ilerledikçe belirli yıldız seviyelerinde yeni bölümler açılıyor, bunun dışında garaj içinde de daha hızlı ve daha güçlü polis araçları aktif oluyor.Toplam 5 adet polis aracının bulunduğu oyunda bana en çok keyif verenler Interceptor ve Brutus oldu 
Son olarak oyun içi ses ve müzikleri ile de övgüyü hakeden oyunu eğlenceli ve farklı bir aksiyon oyunu arayışı içinde olan herkese tavsiye ederim. 

PipeRoll 2 Ages

PipeRoll 2 Ages

Bir çok ülkenin App Store listesinde uzunca bir süre kendine ilk sırayı yer edinen PipeRoll oyununun devamı niteliğindeki PipeRoll 2 Ages ilk oyundan tam bir sene sonra geçtiğimiz ay App Store’da yerini almıştı.
Popüler oyunda amacımız oldukça basit, boruların yönünü değişerek sıvıları belirlenmiş nokta ya da noktalara ulaştırmaya çalışıyoruz. Bunu yaparken olabildiğince hızlı olmakta fayda var, ne kadar kısa sürede bitirirseniz o kadar fazla yıldız ve toplayabilirsiniz. Ayrıca bölümlerde tüm boruları kullanmak zorunda değilsiniz. Eğer biraz sabırlı değilseniz hemen sıkılacağınız oyunda ilerleyen bölümlerde değişik sıvıların eklenmesi ve boruların karmaşıklaşarak tam bir labirent halini almasıyla oyun oldukça zevkli bir hale geliyor.
 
PrehistoricAnticMedievalWestern ve Mafia adında 5 ayrı bölümden oluşan oyunda her bölüm 20 ayrı seviyeden oluşmakta. Ayrıca oyunda toplam 9 ayrı sıvı çeşidi bulunmakta, ilk bölümde su ve magma ile oynarken ikinci bölümde şarap karşımıza çıkıyor 
 
Grafikleri bu tarz bir oyun için oldukça yeterli seviyede olan oyunda bölüm müzikleri de oldukça güzel seçilmiş. Oynadığınız süreç içinde sürekli açık olsa bile kafanızı şişirip sizi yormuyor  Amacınız biraz kafa dağıtmak ve sade bir oyun ile vakit geçirmek ise bu oyun tam size göre diyebilirim.

Super Dynamite Fishing

Guns’n'Glory gibi popüler oyunların yapımcısı HandyGames tarafından geliştirilen Super Dynamite Fishing renkli grafikleri ile dikkat çeken bir oyun. Ama balık avlama konusunda gerçeğe yakın balık avlama oyunları gibi düşünmeyin.
Oyunda karakterimiz Joe adında bir balıkçı. Klasik ağ, olta ve yem gibi yöntemler yerine dinamit ile balık avlayan Joe’nun bir de Rosemary adında sevgilisi var. Amacımız balık avlayarak para kazanmak ve kazandığımız paralar ile tekne ve etkili silahlar almak dışında Rosemary’e çeşitli hediyeler, geziler alarak onun gönlünü kazanmak 
Oyunda kontroller oldukça basit, tilt özelliğini destekleyen oyunda teknenizi sağa sola yönlendirebilir ve ekrana dokunarak dinamitler atabilirsiniz. Kuşları vurmak için ise hem üzerine dokunmanız yeterli oluyor. Bir bölümü tamamlayınca diğer bölümün aktif olduğu oyunda çeşitli görevleriniz var bunları tamamladığınızda daha çok para kazanabiliyorsunuz. Joe’nun evine gittiğinizde göreceğiniz Mission Logmenüsünde görevinizi ve bunu tamamladığınızda ne kadar kazanabileceğinizi öğrenebilirsiniz. Ayrıcanewspaper‘a bakarak balıkların fiyatlarını öğrenebilir ve avlanırken belirli bir yük kapasitesi olan teknenizi ucuz balıklar ile doldurmak yerine pahalı olanlarla doldurabilirsiniz.  Oyunda  para kazandıkçatekne mağazası ve silah mağazasına uğrayarak daha iyi bir tekne ya da silah alabilirsiniz ama paranızın tümünü bunlara yatırmayın çünkü asıl amacınız Rosemary bunu unutmayın 
Daha çok flash oyun havası veren, karikatürümsü grafikleri ve esprili teması ile kendini sevdiren oyunda ses efektleri ve tarzına uygun oyun müziği başarılı bir şekilde seçilmiş diyebilirim. Ayrıca oyunun AppStore’da göreceğiniz ücretli sürümü ile linkini verdiğim ücretsiz sürümünü kıyasladığımızda tek farkının reklamlar olduğunu söyleyebilirim, eğer reklamlar sizi rahatsız ediyorsa ücretli sürümü alabilirsiniz.

K1 Belgesi İçin Gerekli Evraklar

Ticari amaçla taşımacılık yapanlar ve nakliyat faturası kesen şahıs ve firmalar K-1 yetki belgesi alacaklardır.

1-Yetki Belgesi Başvuru Formu ve Taşıt Kartı İşlem Başvuru Formu. (Temsil ve İlzama Yetkili Kişilerce İmzalanacak.)(Alize Müşavirlik Hazırlar)

2-Ticaret Sicil Gazetesi(Kuruluş, İştigal, Sermaye ve Temsil İlzamı Belirtir) Aslı veya Onaylı Örneği.

3- (İştigal: Karayolu Taşıma Yönetmeliği Kapsamındaki faaliyetlerde bulunmak veya Karayoluyla Şehirlerarası Eşya Taşımacılığı yapmak)
Faaliyet belgesinde Nace kodu uygun olacak

4-Temsil ve İlzama Yetkili Kişilerin İmza Sirküsü(Noter Onaylı)

5-Sahip/Ortaklar ve Yöneticilere ait T.C.Kimlik Numarası (A.Ş. ve Kooperatiflerde sadece Yönt.Kurulu ve Müdürlere ait olan)
Nüfus cüzdan suret ve fotokopileri

6-Sahip/Ortaklar ve Yöneticilere ait Cumhuriyet Savcılığından Alınmış Adli Sicil Belgesi. .(A.Ş. ve Kooperatiflerde sadece Yönt.Kurulu ve Müdürlere ait olan)

7-Merkez İşyerinin Bulunduğu Yerin Kira Sözleşmesi veya Mülkiyet ise Tapu Fotokopisi.

8-Ticaret Odası Faaliyet Belgesi veya Esnaf ve sanatkarlar odası faaliyet Belgesi

9-Adına Kayıtlı, Geçerli Araç Muayenesi Yapılmış Taşıt/Taşıtların Motorlu Araç Trafik ve Tescil Belgesi Örnekleri.(Taşıtlar Ticari Olacak.)

10-Kayıtlı Olduğu Vergi Dairesinden Alınmış Mükellefiyet Yazısı.

11-K1 geniş kapsamlı olan belge 14,244 TL

12- K1 Yıldızlı sadece il içi taşımaları kapsar ve 3,500 kğ altında olan araçlar için: 840 TL

Gerçek Kişi Tüzel Kişi

13- Asgari Kapasite: 25 ton istiap haddi 75 ton istiap haddi (özmal)

Taşıtların Yaşı: 19 veya daha küçük model (özmal)

Sermaye: 10.000 YTL

NOT-1-Asgari Kapasite Şartını Sağladıktan Sonra Geçerli Araç Muayenesi yapılmış taşıtlar Yetki Belgesine İlave Edilebilir.

Adalet Bakanlığı Depo Ve Garajları İçin 2011 Yılı Ücret Tarifesi

Depo ve Garajlar için 2011 yılı ücret tarifesi

5 Şubat 2011 CUMARTESİ

Resmî Gazete

Sayı : 27837

TEBLİĞ

Adalet Bakanlığından:

ADALET BAKANLIĞINA AİT DEPO VE GARAJLARDA MUHAFAZA EDİLEN MAHCUZ MALLAR İÇİN ALINACAK ÜCRET TARİFESİ HAKKINDA TEBLİĞ

Amaç ve kapsam



MADDE 1 –

(1) İcra dairelerince haczedilen ve Adalet Bakanlığının depo ve garajlarında muhafaza edilen mahcuz mallar için alınacak ücret hususunda bu Tebliğde düzenlenen Tarife hükümleri uygulanır.

(2) Adalet Bakanlığı veya Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfınca mahcuz malların muhafazası için depo ve garajlar açılıncaya kadar, özel depo ve garajlarda da, bu Tebliğde düzenlenen Tarife hükümleri uygulanır.

Hukuki dayanak

MADDE 2

(1) Bu Tebliğ; 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanununun 88 inci maddesinin dördüncü fıkrası ile 17/7/2003 tarihli ve 4949 sayılı Kanunun 105. maddesi ile eklenen geçici 4 üncü maddesi ve 13/7/1987 tarihli ve 19516 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Mahcuz Malların Muhafaza Edileceği Adalet Bakanlığı Depo ve Garajlarının Çalıştırılmasına Dair Yönetmeliğin 28 inci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Muhafaza ücretinin hesabı

MADDE 3

(1) Adalet Bakanlığının depo ve garajlarındaki mahcuz malın muhafaza ücreti, o malın satışa esas alınacak değeri üzerinden günlük binde bir olarak hesap edilir. Ancak yapılacak hesaplamalarda mahcuz malın hacmi iki metre küpün üzerinde ise belirlenecek ücretlere binde bir oranında ilave yapılabilir.

(2) Bu yerlerde muhafaza edilen mahcuz motorlu araçlar için maktu olarak;

a) İş makinelerinden 8,00 TL

b) Otobüs ve kamyonlardan 5,75 TL

c) Minibüs, midibüs ve kamyonetlerden 4,20 TL

d) Diğer binek ve yük vasıtalarından 3,10 TL

günlük ücret alınır.

(3) Ancak, altı aydan sonraki muhafaza süresi için bu ücretler 1/2 oranında uygulanır.

(4) Ücretin hesabında muhafazanın hitam bulduğu gün nazara alınmaz.

Muhafaza ücretinin azami haddi

MADDE 4

(1) Muhafaza müddeti hitamında bu Tarifenin üçüncü maddesi uyarınca hesap edilecek ücret, mahcuz malın satışa esas alınacak değerinin yüzde otuzunu geçemez. Ancak mahcuz malın takdir edilen değeri beş bin altı yüz otuz liranın üzerinde ise, beş bin altı yüz otuz liranın üzerindeki meblağ için hesap edilecek ücret, aşan miktarın yüzde onbeşini geçemez.

Muhafaza ücretinin alınması

MADDE 5

(1) Muhafaza ücreti ilgili icra dairesince muhafaza hitamında bu Tarifeye göre hesap edilip, bu hususta alacaklıdan peşin alınan avanstan karşılanır ve bu suretle tahsil edilen ücret en geç onbeş gün içinde Maliye veznesine ilgili icra dairesince yatırılır ve keyfiyet depo ve garaj memurluğuna yazı ile bildirilir.

Yürürlük

MADDE 6

(1) Bu Tebliğ 24/2/2011 tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 7

(1) Bu Tebliğ hükümlerini Adalet Bakanı yürütür.

2011 İcra Vekalet Ücreti Oranları

Yasal vekalet ücreti sadece avukatların dava ve icra takiplerinde karşı taraftan almaya hak kazandıkları avukatlık ücreti olup, müvekkil ve vekil arasındaki avukatlık ücreti taraflar arasında hesaplanır.

Hesaplama sistemi ;

Yasal icra vekalet ücreti
Yasal dava vekalat ücreti

hesabı yapmakta olup, resmi vekalet ücreti hesaplamasında aşağıdaki baremler ve oranlar esas alınmıştır.

Dilimler, Sınırlar ve vekalet ücreti oranları


1. İlk 22.000,00 TL için % 12

2.Sonra gelen 33.000,00 TL için % 11

3.Sonra gelen 55.000,00 TL için % 8

4.Sonra gelen 165.000,00 TL için % 6

5.Sonra gelen 440.000,00 TL için % 4

6.Sonra gelen 660.000,00 TL için % 3

7.Sonra gelen 1.100.000,00 TL için % 1,5

8.2.475.000,00 TL’dan yukarısı için % 0,1

Niçin Vergi Vermeliyiz

Vergiyi kısaca devletin gerçek ve tüzel kişilere yüklediği ekonomik yükümlülük, olarak açıklayabiliriz. Devletin bizlere yani vatandaşlara yüklediği bu ekonomik yükümlülüğün asıl işlevi, devlet harcamalarını karşılayarak yol, su, elektrik, sağlık gibi altyapı hizmetlerini sağlayabilmektir.

Niçin Vergi Vermeliyiz

Aynı ülkede yaşayan, devletin sunduğu hizmetlerden yararlanan vatandaşlar olarak hepimizin devlete vergi ödemesi gerekir. Bu ödediğimiz vergiler ile devlet bizlere çeşitli olanaklar sağlamaktadır. Devlet, vatandaşlarının çok daha rahat yaşayabilmesi için, biz vatandaşlardan aldığı vergiler ile halkına çeşitli kullanım olanakları yaratır. Bu olanakları, eğitim aldığın okulu yaptırmak, kullandığın suyu veya televizyon seyredebilmen için harcadığın elektriği evine getirmek olarak sayabiliriz. Vergi ödemek, bir ülkede yaşayan her vatandaşın en kutsal görevlerinden biridir. Devletin de bu vergilerden topladıklarıyla en iyi şekilde hizmet sunması da, vatandaşlarına karşı yerine getirmesi gereken en önemli görevlerden biridir.

Atauzem Dilekçe Örneği

Sağlık Bakanlığı'na
ANKARA

Sağlık Bakanlığı'nda ........ yılından bu yana görev yapmakta olan bir hemşireyim......tarihinde önlisans programından mezun oldum ve o zamandan bu yana lisans tamamlama hakkımızın verileceği günü ben diğer çalışma arkadaşlarım bekledik.Bu sene bu hayalimiz gerçek oldu.Bakanlığımız ve Atatürk Üniversitesi arasında imzalanan bir protokol neticesinde 2010-2011 öğretim yılında başlatılan Atatürk Üniversitesi Uzaktan Öğretim Sistemi Hemşirelik Lisans Tamamlama Programına kayıt yaptırdım. Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Sistemi ile Hemşirelik Lisans Tamamlama ilk kez bu yıl uygulanmakta olduğundan yılın başından bu yana eğitim sisteminde okuma hayatımızı zorluğa sokan ve yıllar sonra tekrar okul stresi yaşamama neden olan aksaklıklar ve yanlışlar meydana geldi.Bu konuda verilebilecek sayısız örnek mevcuttur.Okul yönetimine önümüzdeki dönem ve yıllarda aynı hataların tekrarlanmaması ve eğitim sisteminin iyileştirilmesi amacıyla önerilerimi ve şikayetlerimi içeren bir dilekçeyi sundum. Üzerinden epey zaman geçmesine rağmen okul yönetimi tarafıma konuyla ilgili hiçbir geri dönüş yapmadı. Sağlık Bakanlığının bu anlamda başvuruların değerlendirilebileceği ve kendimi ifade edebileceğim yer olmasından dolayı en son olarak derdimi size anlatabileceğim aklıma geldi.Şimdiden ilginize teşekkür eder,çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim .

….. / …. / 2011

İmza
Adı ve Soyadı

Adı Soyadı :
T.C. Kimlik No :
Öğrenci No :
Telefon No :
E-Mail :
EKLER

Ülkemizde Uygulanan Demokrasi Çeşidi

Osmanlı İmparatorluğu’nda halkın yönetime katılması yönünde ilk adım 1. Meşrutiyet’le atıldı. 1876’da ilan edilen anayasada ilk kez kişi hak ve özgürlüklerinden söz ediliyor ve üyeleri seçimle belirlenecek bir meclis kurulu¬yordu. Kısa süren bu dönemi 1908’de İİ. Meşrutiyet’in ilanı ve anayasanın meclisin yetkilerini genişletici yönde değiştirilmesi izledi

1923’te kurulan Türkiye Cumhuriyeti “halk egemenliği” temeline dayanıyordu. 1924’te kabul edilen yeni anayasada “Hakimiyet ka¬yıtsız şartsız milletindir” ilkesi de yer aldı. Ge¬nel oya dayalı seçim sistemi kabul edilmekle birlikte yalnızca bir siyasal parti bulunuyordu. 1924 ve 1930’daki çok partili demokrasiye ge¬çiş girişimleri başarısızlıkla sonuçlandı. İİ. Dünya Savaşı sonrasında yeni partilerin ku¬rulmasına olanak tanındı. 1946’da kurulan Demokrat Parti 1950’de yapılan seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi’nden daha fazla oy alarak iktidara geldi.

Türkiye’deki çok partili demokratik yaşam 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980’de olmak üzere üç kez askeri müdahale sonucu kesintiye uğradı. 27 Mayıs müdahalesi sonrasında halkoylamasıyla kabul edilen 1961 Anayasası kişi hak ve özgürlüklerini genişle¬ten, yasama ve yürütme üzerindeki yargı de¬netimini güçlendiren bir nitelik taşıyordu.

Bu¬na karşılık, 12 Eylül müdahalesinin ardından hazırlanan ve 1982’de halkoylamasıyla kabul edilen yeni anayasa bazı hak ve özgürlüklere sınırlamalar getirdi, Anayasa Mahkemesi ve Danıştay gibi yargı organlarının yetkilerini kısıtladı.
Günümüzde, Türkiye’de demokrasinin tüm ilke, kural ve kurumlarıyla yerleştirilmesinin ve sürdürülmesinin gerekli olduğu görüşü toplumun hemen hemen bütün kesimlerince kabul edilmektedir.

Mal Rejimi Yargıtay Kararları


T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU

E. 2005/13-289
K. 2005/306
T. 4.5.2005

• ALACAK DAVASI ( Davacı Eşin Adına Kayıtlı ve 3. Kişiye Sattığı Kooperatif Hissesinin Davalıca Tapusunun İptal Edilerek Adına Tescil Edildiği - Taraflar Arasında Akdi Bir İlişki Kurulduğu/Katkılarını Birbirlerine Bağışlamış Olmadıkları )

• EŞLERİN TAŞINMAZ EDİNMELERİ ( Aralarında Mal Ayrılığı Rejimi Bulunan - Bu Rejimin Aralarında Borçlar Kanunu Kapsamında Akdi İlişki Kurulmasına Engel Olmadığı/Kendilerine ve Çocuklarına Daha İyi Bir Gelecek Hazırlama Amacı )

• AKDE AYKIRILIK ( Eşlerin Taşınmaz Edinmeleri/Davacının Adına Kayıtlı ve 3. Kişiye Sattığı Kooperatif Hissesinin Davalıca Tapusunun İptal Edilerek Adına Tescil Edildiği - Haksız Fiilden Kaynaklanan Sorumluluk Hükümlerinin Kıyas Suretiyle Uygulanacağı )

• HAKSIZ FİİLDEN KAYNAKLANAN SORUMLULUK HÜKÜMLERİ ( Akde Aykırı Davranılması Halinde Kıyas Suretiyle Uygulanacağı - Davacı Eşin Adına Kayıtlı ve 3. Kişiye Sattığı Kooperatif Hissesinin Davalıca Tapusunun İptal Edilerek Adına Tescil Edildiği/Alacak Davası )

4721/m. 706
743/m. 634
1086/m. 293
818/m. 244/2

ÖZET : Davacı kendi adına kayıtlı olan ve üçüncü kişiye satmış olduğu kooperatif hissesinin davalı tarafından açılan dava sonunda üçüncü kişi adına olan tapusunun iptal edilerek davalı adına tescil edildiğini, bu nedenle alıcıdan aldığı satım bedelini iade etmek zorunda kaldığını, oysa kooperatif hissesine ilişkin tüm ödemeleri kendisinin yaptığını, davalının hiçbir katkısı olmadığını ileri sürerek kooperatif hissesinin dava tarihindeki rayiç bedelinden şimdilik 10.000.000.000 TL.nin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Taraflar, kendilerine ve çocuklarına daha iyi bir gelecek hazırlama bakımından aralarında akdi bir ilişki kurmuşlardır. Taşınmazın edinme sebebi budur. Eşler katkılarını birbirlerine bağışlamış değillerdir.

Haksız fiilden kaynaklanan sorumluluk hükümleri kıyas suretiyle akde aykırı davranılması halinde de uygulanacaktır. Bu da alacaklının olumlu ( müspet ) ve olumsuz ( menfi ) zararını içerir.

Mahkemece yapılacak iş, davacı ve davalının taşınmazdaki katkı oranını tespit etmek, dava tarihindeki değerleri bulmak, belirlenen oran kadar talebi de gözönünde tutarak karar vermekten ibarettir.

DAVA : Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Balıkesir Asliye 2. Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 7.7.2003 gün ve 274-499 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 10.5.2004 gün ve 170266929 sayılı ilamı ile;

( ... Davacı kendi adına kayıtlı olan ve üçüncü kişiye satmış olduğu kooperatif hissesinin davalı tarafından açılan dava sonunda üçüncü kişi adına olan tapusunun iptal edilerek davalı adına tescil edildiğini, bu nedenle alıcıdan aldığı satım bedelini iade etmek zorunda kaldığını, oysa kooperatif hissesine ilişkin tüm ödemeleri kendisinin yaptığını, davalının hiçbir katkısı olmadığını ileri sürerek kooperatif hissesinin dava tarihindeki rayiç bedelinden şimdilik 10.000.000.000 TL.nin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, tüm ödemelerin davacı tarafından yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davalının hissedar olduğu kooperatife ilişkin aidatların davacı tarafından ödendiği, davalı adına olan kooperatif hissesinin bilahare davacı kocaya geçtiği ve onun tarafından üçüncü kişiye satıldığı ancak E. O. tarafından, eşi H. O. 'nün başkanı olduğu kooperatife ve hisseyi satın alan üçüncü kişiye karşı açılan Burhaniye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/68 Esas, 1999/219 Karar sayılı dava sonunda, hisse devrinin Kooperatifler Kanununun 19. maddesine aykırı olması nedeniyle geçerli olmadığı, bu nedenle üçüncü kişiye satışın da geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacı E. O. 'nün kooperatif üyesi olduğunun tespitine, üçüncü kişi adına kayıtlı olan tapunun iptali ile davacı adına tesciline karar verildiği, kararın 21.9.2000 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Kooperatif üyesi davalı olduğuna göre, davacı tarafından davalı adına verilen aidat ödemelerinin davalıya hibe olarak yapıldığının kabulü gerekir. Borçlar Kanununun 244/2. maddesine göre de bağışlamadan dönmenin şartları oluşmadığına göre davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir... )

Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Davacının İsteminin Özeti: Davacı vekili, tarafların boşandıklarını, birlikte yaşadıkları dönemde davalı E. 'nin ilk birkaç yıl çalıştığını, daha sonra işinden ayrıldığını, ev kadını olarak yaşantısını devam ettirirken tüm masraflarının davacı tarafından karşılandığını, isteğe bağlı SSK primleri ödenmek suretiyle emekliliğe hak kazandığını, miras bırakanından kalan Manisa'daki taşınmazının satışı sonucu elde edilen para ile Balıkesir'de davalı E. üzerine bir daire alındığını; dava konusu Burhaniye İlçesi, Üren Mahallesi, Kumtepe Mevkiinde kain 652 Ada, 1 parselde kayıtlı 12/576 arsa paylı, C blok, 3 no'lu bağımsız bölümün, kooperatif yoluyla iktisabına ilişkin tüm maddi yükümlülüklerin davacı tarafından yerine getirildiğini, tapunun davalı adına oluştuğunu ileri sürerek taşınmazın dava tarihindeki değerinin, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 10.000.000.000 TL.nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalının Cevabının Özeti: Davalı, davacı tarafın iddialarını Burhaniye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/68 E., 1999/210 sayılı dava dosyasında ileri sürdüğünü, mahkemece itibar edilmeyerek kooperatif hissesinin kendisi adına tesciline karar verildiğini, evliliğinin ilk yıllarında çalıştığını; ayrıca, babasının ev almaları için para verdiğini, aldığı para ve önceki birikimleriyle taşınmaza malik olduğunu; davacının gelirinin hem evi geçindirmeye hem de aidatları ödemeye yetmeyeceğini, davanın reddini savunmuştur.

Yerel Mahkemenin Kararının Özeti: Yerel mahkemece, kooperatif aidatlarının davacı tarafından ödendiği, davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz Evresi, Bozma ve Direnme: Yerel mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak kurulan hüküm Özel Dairece, yukarda yazılı gerekçeyle bozulmuştur.

Mahkemece öncelikle, direnmeye esas kararın kesinleşmesinden sonra temyiz edildiği, temyiz süresinin geçtiği; ayrıca, aidatların davalıya bağışlandığı hususunda davalının savunması bulunmadığı, dosyadaki bilgi ve belgelere göre, böyle bir sonuca ulaşılamayacağı sonucuna varılarak davanın kabulü yönünde direnme hükmü kurulmuştur.

Ön Sorun: Hukuk Genel Kurulu'ndaki görüşmeler sırasında öncelikle, direnmeye esas ilk kararın davalı yana usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğinin, ön sorun olarak tartışılmasına gerek görülmüştür.

Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse. tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine. varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.

( 7201 Madde 21-Ek fıkra: 19.3.2003-4829/5 md. ) Muhtar İhtiyar heyeti azaları zabıta amir ve memurları, yukarıdaki fıkra uyarınca, kendilerine teslim edilen evrakı kabule mecburdurlar..."

Tebligat Tüzüğü'nün 28. maddesi ise Muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiç biri gösterilen adreste bulunmazsa, tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar kurulu veya meclis üyeleri, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp altını imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir..." hükmünü içermektedir.

Yerel mahkemece, direnmeye esas olarak verilen ilk kararın tebligat çıkarılan adresten davalının ayrılması nedeniyle, muhtardan alınan yeni adrese, Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca tebliğ edildiği; tebligatın arkasına "muhatabın tevziat saatlerinde bulunmaması sebebiyle tebligat ilgili mahalle muhtarlığına imza mukabili teslim edildi. Keyfiyet bildirilen ihbarname adresinin kapısına asıldı. Durumu muhataba haber vermesi için en yakın komşusu K. A. ya haber bırakıldı... açıklamasının yazıldığı anlaşılmaktadır.

Bu durumda Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre tebligat yapılmakla birlikte; tebligata, Tebligat Tüzüğünün 28. maddesi uyarınca yakın komşu K. A.'nın imzasının alınmadığı görülmüş, anılan nedenle tebligatın usulüne uygun olmadığı, davalının temyiz isteminin süresinde olduğu sonucuna varılarak işin esasının incelenmesine geçilmiştir.

Gerekçe: Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davalının üyesi olduğu kooperatife ilişkin aidatların davacı tarafından ödendiği, davalı adına olan kooperatif hissesinin daha sonra davacı kocaya geçtiği ve onun tarafından üçüncü kişiye satıldığı;

Ne var ki davalı E. tarafından eşi H. Ö. 'nün başkanı olduğu kooperatife ve hisseyi satın alan üçüncü kişiye karşı açılan Burhaniye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/68 E., 1999/219 karar sayılı dava dosyasında, hisse devrinin Kooperatifler Kanunu'nun 19. maddesine uygun olmaması nedeniyle geçerli olmadığı, üçüncü kişiye satışın da geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne; E. O.'nün kooperatif üyesi olduğunun tespitine, üçüncü kişi adına kayıtlı olan tapunun iptali ile davacı adına tesciline karar verildiği ve kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 9.12.1999 tarih,1999/8269 E., 10097 K. sayılı ilamıyla onandığı anlaşılmaktadır.

Karı-koca olan taraflar arasında mal ayrılığı rejimi bulunmaktadır. Bu rejim, aralarında Borçlar Kanunu kapsamında akdi ilişki kurulmasına engel değildir. Davacı, evlilik birliği devam ederken dava konusu taşınmazı kendisinin ödediği aidatlarla edindiklerini, ancak bu yere ait tapunun davalı adına olduğunu ileri sürerek tazminat isteminde bulunmuştur.

Gerçekten 7.10.1953 tarih, 7/8 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere "aralarında mevcut olduğu iddia edilen akdi bir münasebete müsteniden tapuda malik sıfatıyla mukayyet bulunan bir şahıstan sicildeki kaydın namına tashihini isteyen kimsenin Medeni Kanunun 634. maddesine uygun şekilde davalı ile beyinlerinde inikat etmiş muteber bir akde istinat etmesi lazımdır. Böyle bir akdin inikat etmediği davacının beyanından anlaşıldıktan sonra kanunun mevcut olmadığını kabul ettiği bir halin ispatı da artık mahkemece düşünülemez. Bu gibi hallerde davanın hukuki sebepten mahrum bulunması bakımından... " ayın isteği dinlenemez. Ancak, İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde gösterildiği gibi eşler, aralarında akdi bir münasebet bulunduğunu HUMK.nun 293. maddesi uyarınca tanıkla ispat edebilirler. Bu akdi ilişkiye aykırı hareket edilmiş olmasından kaynaklanan tazminatın istenmesini önleyen bir kanun hükmü de yoktur.

Somut olayda taraflar, kendilerine ve çocuklarına daha iyi bir gelecek hazırlama bakımından aralarında akdi bir ilişki kurmuşlardır. Taşınmazın edinme sebebi budur. Eşler katkılarını birbirlerine bağışlamış değillerdir.

Haksız fiilden kaynaklanan sorumluluk hükümleri kıyas suretiyle akde aykırı davranılması halinde de uygulanacaktır. Bu da alacaklının olumlu ( müspet ) ve olumsuz ( menfi ) zararını içerir.

Mahkemece yapılacak iş, davacı ve davalının taşınmazdaki katkı oranını tespit etmek, dava tarihindeki değerleri bulmak, belirlenen oran kadar talebi de gözönünde tutarak karar vermekten ibarettir.

Yerel mahkeme kararı açıklanan nedenlerle usul ve yasaya aykırıdır. Bu durumda direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davalının temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarda gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 4.5.2005 gününde, oybirliği ile karar verildi.

Kaynak:Karar Kazancı Bilişim Teknolojileri İçtihat Bilgi Bankası